Kayıtlar

Oluruz

Resim
Sarılırsak uyuyabiliriz Korkmayız karanlıktan Çişimiz gelmez Rüya uyuruz Rüya görürüz Rüya yaşarız. Sarılırsak ısınırız Sevişiriz belki kim bilir.. Sarılırsak alırız kokumuzu Sarhoş oluruz kokumuzdan. Sarılırsak düğümleniriz Kopmayız belki bağlanmaktan, Ayrılıktan korkmayız. Sarılırsak güleriz Mutlu oluruz gülüyor olmaktan Oluruz, Güzel oluruz.

Içimden Sohbet

Resim
Hetşey kötü, herşey güzel. Makyajsız duygular içinde gözyaşı barındırıyor. Akacak yalanın yoksa özgürce üzülüyor gözler. Sesler susuyor etraftan, tahammül kol geziyor. Üzülmek bitmişliğinden bitiyor. Düdük çalıyor, anlayış berkemal. Rahatçanı arkanı dönebilirsin,, çünkü bu dönüş gidiş için değil, yaslanmak için güvene. Hayat diyorlar buna, ne dersin?

Midilliye Fısıldayan Sarhoş

Resim
Siz keçiyle inatlaşıp, kediyle tırmalaşırken, ben atları ehlileştirdim. Özlemiş dedi seyis, inanmadım. Güneş çarptı yüzüme, kendime geldim, kendimden geçtim. Kıskandım sıcağı, uzağı. Güzel olan ben'imdi. Ben öyle istedim.

Atlas

Resim
Dünyayı ve cezayı, esas resimden ayırmak gerekiyordu. Ayırdım.. Artık hiçbirşey karşık değildi. Hatta güzel göründüğünü bile iddia edebilirdim.

Güzel Insan

Resim
Sarhoştuk evet. Hayır hayır içmemiştik, ama gülümseyebiliyorduk. Tıpkı şu an senin yüzündeki gibi, şapşalca bir mutluluğu çapkınca bir gülümsemeye çevirmeye çalışan ilkokullu aşık gibi, çikolatasına kavuşmuş ama henüz yememiş bir çocuk gibi, fütursuzca sarhoşluktan, hayır hayıır mutluluktan gülümseyebiliyorduk. Insan uyumadan önce birşeyler söylemek istiyor ayılmaya. Henüz ayılmamışken, çikolatayı bitirmemişken henüz. Öncesinde bilmelisin güzel insan, seni seviyorum. Ve sonrasında gülümsemeyi... büyümeyi sonra..çocuk olmayı özlemeyi..özlemeyi..

STAY HİGH

Resim
Ne cahilmişiz eskiden! Küçücük yatağa sığabilen kocaman aşkın aklını yatırabiliyorduk bir omuzun konforuna. Şimdi ise çift ''kişilik''lerde battal boy yok oluyor gönlümüz.  Aklı uyutmuyor hiçbir rüya, çok bilmenin küstah uykusuzluğu çörekleniyor hayal kırıklığının yamacına. Belkide bir pastahanede muhalebi yeyip, altın pazarlığında kalmalı sevda. Hatta o partiye oy verip oynamalı oyundan moruk! Ne gerek sevişmek.. Üremeli dümdüz, ruhsuz, üzülmeden.. Aranırsa bulunmaz o saadet. Bırakmalı her şeyi bilinmeyen bir kıyametin ihtimaline.. Zaten koparılacak ise tüm ağaçlar, yerlere diz çöktürülecek ise kocaman dağlar, yanacaksa tüm mevsimler, yasak şarap ödülün olacaksa nihayetinde ve bir huri bozmuşsa niyeti görevi uğruna.. İnanmalı herkese ve herşeye.. En az tanrı kadar seviyordur bencede..

Günlük Tavsiye (doyunca bahh)

Resim
Sadece paralel akıllarla, paralel duygularla yolculuk etmeli. Sadece böyle olursa keyif alırsın sayılı günlü yolculuğundan. Çünkü olgunlaşmamış bir akıl için yavaşlarsan, iki kişi olarak gerilersin. Çünkü bırak o sana yetişsin, aklı büyüsün. Çünkü gerideki ileridekine yetişemeyeceğini hissettiğinde hile yapmaya başlar. Çünkü hilelerini görünmüyor sanır. Çünkü kucak açtığın her yeni insan , kollarına bir mide bulantısı bırakır. Çünkü miden hastalanırsa uyuyamassın. Çünkü uyuyamassan sinirlerin bozulur. Çünkü sinirlerin bozulursa aklın dengesini yitirir. Çünkü aklın dengesini yitirirse gönlün sevmeyi beceremez. Çünkü gönlün sevmezse sohbet edemezsin. Çünkü güzel bir yolculuk, ancak güzel bir sohbetle süslenebilir. Çünkü söylenenler, en az okunanlar kadar akılda kalır. Çünkü hayat an, cümleler anın anlamıdır. Çünkü anlamsız anlar için cümle kurulmaz. Çünkü biz bedenler yada suretler değil, pozitif duygular peşineyiz. Ey küçük cahil, kasabalı, kurnaz, kendini zeki sanan, y...

Balkon

Resim
Doğurganlığın şehveti kadar güzeldir balkon . Sarhoşsan yeterince.. gün batımını izleyip sigara içiyorsan ve sevişmişsen birde, balkon en kısasıdır güzel bir tatilin. Üzerine ayağını atmış sevgiliyle uzanmışsan manzaraya, güzel bir pazar gününü okşamışsındır balkondan.

Günlük Tavsiye (vazgeçtim, hayal kurun bence)

Resim
Çok hayal kurarım ben. Kendimi uyutma yöntemimdir bu. Şiirlerim, satırbaşlarım bile ya hayallere, ya uykusuzluğuma. Tüm şairliğim uykusuzluktan. Çok severim uyumayı ben. Ve bu yaşıma dek hep uykusuzdum. Kavuşamadığını seviyor ya canın. Tüm hayalperestliğim uykusuzluktan. Ne uyuyabildim, ne şairim aslında. Ne de hayallerim gerçeğe kuruldu hayatımda. Bana evrenin içine çökeceğini duyuran haber ağından nefret ediyorum. Ve bilimden. Ve matematikten. (Sanata saygım ve sevgim sonsuz) Ilk yirmi yaşımı çocukluğumdan ve ergenliğimden düşüyorum, kırkımdan sonramıda yaşlılığımdan ve ölümümden. Elimde kalandan uyku, yemek ve tuvaleti çıktıkmı, ne kaldı ömrümde şiire meze. Insan ömrü çok kısa arkadaş. Bak keşke sanatçı ( ;) ) olmasaydım, sayısal zekam yüksek olurdu ve hesaplayabilirdim ömür fakiri içime çöküşümü. Alın bilimi sokun münasip bir ölümsüzlüğe. Ben ancak hayal edince birçok şey olmaya yetişebiliyorum. O kadar çok şey hayal ettim ki, hayal etmekten görmeye fırsatım olmadı gerçekleşe...

Bazı Sabahlar

Resim
Sabah beş buçuk, bilemedin altı. Sevgiliyle ilk buluşmanın gününe uyuyamamak gibi bi heyecan çöküyor içime. Bilinçsizce sağıma soluma bakıyorum. Olmayanı arıyorum, olduğundan eminmişim gibi. Boşluklara bakıyorum sonra. Duvarlara. Neye bu sevgi sabah sabah. Karnımmı aç. Ellerimde taze pişmiş mis gibi etli kuru fasulye kokusu. En son ıspanak pişirmiştim halbuki. Ellerimide yıkamıştım. Nedir bu olmayan şeyleri varmış gibi hissetmeler, hissettiğim şeyi sevmeler. Hangi delilikle randevulaşıyorum her sabah. Mevsim değişiyorda, güneş ışığının bedene dik vuruşlarından mı bu sarhoşluk. Çokda uykusuzum oysa.