Kayıtlar

Yolcu

Resim
deniz kenarı bi pansiyonda, hiç sevmediğim tek kişilik bazalardan birinde uzanıyorum biramdan yudumluyorum yatarken yanaklarımdan süzülüp gövdeme, oradan da yatağa akıyor yudumumun bi kısmı kirli ve özgür hissediyorum rahatsız ama keyifli tek kişilikte çift kişilik hayal ediyorum çift kişilikte tek kişilik yaşıyorum sular kesik diye kirliymişim sanıyorum ayaklarımda ege kumu, kirletiyorum düzenimi hoşuma gidiyorum,  gitmeleri seviyorum..

so what (nebu-la)

Resim
tanrı görünmez, herşeyi görür adem ve havva birbirini yeterince gördüklerinde tanrıyı görmezden geldiler görünür olan yeterince güzeldi (pis yılan..) elma bahane, ayan beyan birbirleri için yaratılmışlardı saklanacak kimse yoktu iddia sahibinden başka elma güzel görünüyordu tanrıdan korkmadılar kul olmanın teşekkürünü seyrettirdiler hediye olarak mental başrolden rolünü çaldılar sonra tanrı şair oldu insanı kıskandı, yazdı ölüm yazdı ayrılık yazdı savaşlar altınlar ağaçlar kuşlar elmalar cennetler cehennemler ve adem oğulları .. görünür olan yeterince güzeldi güzeli yasakladı, yine korkmadılar güzel sevdiler bi elma uğruna cenneti sattılar tanrı oyuncağına aşık olmuştu aşk sevmek değil, sevilmek istemekti bi elma uğruna dünyaları yaktı içlerinde ilahi bi tatminsizlikle yandı ademoğulları tanrı kendine varıncaya dek hepimizi bir bir kaybetti herşey görünmez oldu elma kazandı

Öp

Resim
  İçimde değişik coşkular besliyorum Seni gördükçe büyüyen Sesinden anlamlar çıkarıp gözlerine imalar süren Bakışlarından aşk çıkarıp Dalışına dalıp giden İçimde yanlış anlamalar doğuran senler görüyorum Senlerden hayallenen benler 'Avuçlarında aklım, Başımı uykulara ellerinde yatır Avuçlarında kalbim Ellerinde bedenimi soğuklardan sar' Avuçlarında hayranlığım yer aradığın, nereye koyacağını bulamadığın Kokunu arıyorum kokumu bırakıp Heyecanını kokluyorum Kokunu alıyorum omzuna yatıp Heyecanımı duyuyorum Aklımda soru işaretlerin, yastığımda başın, dudaklarımda terin Kafamı karıştırıyor bu kadar güzelliğin "Şimdi ben kendimi nasıl tutucam" 

Alışıyorum

Resim
aşığın değilim seni özlüyorum.. kokun sarılıyor hayalimde güvenle uyunmuyor huzurla uyuyor ardımda huzurla uyunuyor aşığın değilim seni seviyorum giderek gidişlerimden dönüyorum  dönüşlerimden tanıyorum sevesim var'ları aşığın değilim alışıyorum.. beni sevişlerinin güzelliğine kapılıp yaşımı başımı çarpacağım ben demiştimlere  (Hiç yanılmıyorum) alışmamaya çalışıyorum ama insan sevmelere tutunuyor biliyorum 

Vampis

Resim
İçine düştüm gözlerinin suçu Bi baktım oldu.   İçini gördüm Bakıyordun.. Benim içim bakıyordun Güzel bakıyordun  Gülümsüyordun Güzel gülümsüyordun Adım gibi biliyordun Bir hayalimde görmüştüm;  Beyaz tenli, kıvırcık kahverengi saçlı, sakallı ve kısa boyluydun Öyle de gülümsüyordun Şarkı söylüyordun yataklarla ilgili (Meyve de soyuyor muydun?)  Gerçekle ilgin yokmuş   Gerçekle başka bi güzelmişsin Siyah, gökte de çukur Derin bi bakışın içine düştüm  Başka bi gözle baktım öylede güzeldin güzelliğinin suçu Bu kadar güzel olunmaz ayıp oluyordun !   Bi hayalimde görmüştüm en içimdeydin Bir baktın oldu Oldulu bittili filmler gibi olmasa olur mu ? Oluru var mı sevmenin.. Bi karanlık gördüm senden bi uçurum Içine düştüm karanın suçu

Lusifır

Resim
Bi kokunun güzelliğine teslim oluyorum ellerim yukarımda.. hanımeli kadar davetkâr ve balı kadar yetersiz. Asla tatmin olamayacağın güzellikler içinde,  güzele güzelliğinden bahsetmenin imkansızlığı.. asla anlaşılamayacağın derin bir nefesin can verişi mevsime..  mevsimler değişir. Bi başka baharın başkalığında bi başka kokulara aşina hanımellerim.. sen harika falan mısın ? Değiliz..

Sarhoşlar dırvar !

Resim
Seni düşünüyorum.. Her zaman diil, bazen Ama benim için güzel olan bazenlerde Özlemeli işler baş ağrıtır Özleyince öfkelenen kaç kişi vardır ? Korkmalar, üşenmeler.. Seni özlüyorum Her zaman diil, bazen Ama benim için özel olan bazenlerde Düşünmeli işler baş ağrıtır.. Düşünmekten yorulan kaç kişi vardır ? Aklımı yitiriyorum.. Her zaman diil, bazen  Ama unutmaktan diil, hatırlamaktan Üç isimli tanışmada takılı kalan bakışlar  yıllar sonrasını görür, akla kokusunu bırakarak Üç beş saniye kâr bazı sahneler, capcanlı  taptazedir Su içmen gerektiğini iddia eden bi gece yarısı olur biri, sarhoşluğun nedenine dönüştüğünü bilmeden Kimi koltuklar kimi sarılmalara uygunca masadaki biraları ve oynanmamış satrançları terk eder Sence de sarılırken güzel görünen bi sırt, giderken de aynı güzellikte görünür mü ? Büyüyünce alzaymır olsam mesela , Nezaman'ım gerçek olurdu ? Peki, en azından bi kişi üzülür mü hep ?

Uzun Hikaye (ilk gece)

Resim
Gelişimize açtık pankartları.. artık herkes tanıyordu bizi maskelerimizden..  'Sen ve ben'.. gün gibi açık..   yeniden inşa ettin evimizi.. kızdın yardım etmeyip seyrettiğim için.. gülümsedim..   mutlu görünüyordun.. bananeydi..  Güneşli bi gündü ve herşey çok güzel görünüyordu.. çok yürüdük, çok dans ettik, çok eğlendik, çok eylemdik.. çok iç'tik.. çok yorgunduk, çünkü başarmıştık...  Gece doğdu..   evimizin fermuarını açtım.. 'içerine' baktım.. tanıdıktı.. önceki hayatımdaki köpek uyandı, kokusunu aldı işinin henüz bitmemişliğinin..  içimden bi ses "buraya tekrar geleceksin" dedi.. ama, ola ki gelemezsen..  o tanıdıklığı anılayıp zihnime,   "uzan" dedim, tadını çıkar bu  mutluluktan..  organizasyon rezaletleri içerikli gün kritikleri, zafer sarhoşluğunun devrilmeleri, arkadaşlarının çirkin teklifleri derken.. gece bizim evin kapı önünde sürerken..  çok geçmeden uyku faturası geldi.. herkes çadırına gitti.....

Uzun Hikaye (festival)

Resim
Valizim ve ben yola çıktık güzel bi çiftliğin kucak açmış tesadüfüne . Bağ bahçe, sebze meyve, gelen giden.. Sığındım senden kaçmışlığıma.. demek ki sen, 'o' değilmişsin.. Çadırımı kurdum çiftliğe.. Bi adam geldi.. gülümsüyor ama susuyordu hep.. nadiren birşeyler söylüyordu ve her seferinde küstah, umursamaz, ısrarla sempatikçe .. Akşam oldu.. Alkol hazırlandı.. gitar çaldı.. çok güzel çaldı.. şarkı söyledi.. çok güzel söyledi.. tavırlıydı söylerken.. çok güzel tavırlıydı.. piç ! Sarhoştu tüm çiftlik.. müthiş yıldızlara eşlik etmek için bi ağaç altına toplandık.. şarkı söylemeliydi.. onu dinlemeliydi herkes.. "yanıma otur" dedim, "şarkıları ben seçeyim " geldi hemen.. piç !.. Sohbetler, gülüşmeler.. şarkı söylemedi hiç.. son sigaram için sözleştik.. geceyi ve hüzünleri şenledik tüm çiftlik.. sabaha karşı uykuya giderken içtik sigaramı.. başbaşa, gizlice.. ve sonraki üç gün, üç gece.. Bi çivi koynunda diğer çivimi sökmeye debelenirken davetiniz...

Bişi yapmadım, düşündüm (karantina)

Resim
sana bazen gerçekten küfretmek istiyorum.. ama etmicem. manzaranı kıskandım yine.. çünkü penceren hep çok güzel bakıyor gün batırmışsın bu sefer.. bu umutsuz günlerde, batmayan umutlarla .. bizde kuşlarla doğduk naber ? gelelim sebebi ziyaretimize.. manzarandan mütevellit; isminde kaldı elim. üzerinde hayal kurdu parmaklarım. harflerine değdiğim bi an'dı gözümün son gördüğü, hatırlıyorum. sonrasını içim gördü. korkunç ! az dokunsam tanıyorum, tıpkı ben gibi. az dokunsam deyince... az içtim ben. biraz rahatlamam gerekti ) ( devrilir... ) * az ? × bir'az .. * hoş geldin ) × hoş buldum! (burada öpüşmeliyiz) hayalimde öyle kurdu parmaklarım, benle ilgisi yok. daha çok diyesim var da, 'bir şey' dersin diye korkuyorum. söylemediklerimiz ise hep karantina.. orada şimdi ne güzel sabah oluyordur... sabahı çek içine. sabahın sadece doğumu güzeldir. doğumunun sesleri, renkleri ve kokusu. doğumundan öncesi değil, sonrası sancı günün. sabahı his...