Eski haline dönmüşsün, neşen geri gelmiş diyorlar bana. Halbuki daha karanlık eskisinden. Maskeler öğrenmişim, gönüllü kötüyüm.. Hayat ne ilginç ) Kağıtlara çizdiğim kadınlar zıvanadan çıkmış, İçerek tüketiyorum onları.. Bir itirafçıya iyi kalplisin diyebilir miyiz ? Belki de kötülüğünün ispiyoncusudur ! Peki bir ispiyoncu aynı zamanda açık sözlü sayılmaz mı ? Aksiyse duvarlar en kadim dostumuz olmalıydı.. En sadık sevgili.. Açıkça fikirlerini söylersen insanlar huysuzlanıyor, Rahatsız oluyorlar ! Gizlice "davranmak" makul sayılıyor. Tüm insanlardan tiksiniyorsun ama onlara ihtiyaç duyuyorsun. "Öleceğini biliyorsun ama yaşıyorsun falan filan. Hayatın kendisi şizofrenik zaten. (Burcu)" Ne yapsaydım ?, Duvarlarla mı konuşsaydım mesela ? Onlar iyi dost falan değiller, Her söylediğini onaylayan yüzsüzler ! (Artık pozitif şarkılar dinlemeye karar verdim. Rengin hoşuma gitti İçim özledi.. Aslında çok keyifli bi masada hem didişip hem eğlen...