tanrıyı güzelleme

"tanrının işi bu", dedim kendime...
var'lık görmekle mi ilgilidir ? 
yüzümü gözümü sevmesen, önceden sevdiklerin yok mu olacak ?
yahut yüzümü gözümü çok sevsen,  önceden sevdiklerin gibi şeyler hiç sevmemeyeceğin şeylerle doluşursa,
yüzümün gözümün torpillisi mi olacağım ?
neyi sevelim ?

ben de bilemedim hiç bunu..
kavuşmayınca az da olsa kalır. öğretildim.
herşey gibi,
her şey biter.
benim senden çocuğum oldu,
ilkinin adını yenibahar koydum mesela

yüzüme gözüme bakarsan hislerinin torpillisi olurum. çünki bi melek kadar güzel bi tanrı kadar kusursuz ve bi peri gibi... ahahaha, tamam şımarmicam.
bahse girerim dünyanın en güzel kadını.
öyle olmalı. 
öyle olsa çok güzel olmaz mı ?
herşey çok güzel olsa ne güzel olurdu.
tamaaam bu da çok güzel
ama daha güzel olsun. en güzel..
(kız yaş'lı, ama güzel )
     güzelleme
meselâ şu an çay içiyosun ya, ne zevk alıyosun ondan ?
bensiz hem, salak
vallahi içmedin mi ?
tamam içerken görmedim, işerken gördüm. işiyorsun şu an, bensiz nasıl işersiiiiiin ?
anlamıştım zaten !
yaramaz bu demiştim.
bak !
bu gün bensiz işeyen yarın ne yapmaz
battaniyeni al ve git salonda yat, yarın işe gideceğim, yatak benim !

gidip yattınmı bide.
bir de gidip yattın mı yoksa ? 
hı ?
uyuma !

(uyumayı başarabilenleri kıskanıyorum)

ben götümü dönüp uyusamda sen uyuma.
ta raf tar u yu ma - ta kı mı na sa hip çık !
aşık olmadım diil hem, 
kontrolümde sadece ! 
uyan hadi...
uyanma,
peki.
özleriz bizde, napalım)

hem rüyalardan iyi gelen bişeyler var ve
şimdilik iyi gidiyorlar.

iyi gecelerim,
günaydınım olma görevini sana veriyorum, sen iyi bi kulsun
hazırlanıp işe gidicem, malum tanrılık zor iş, sonra tabağına bişiirler koyup yollarım.
kitap yaparsın,
kutsal olur,
inanırlar,
bize inanırlar sevgilik kulum..