Kayıtlar

güneş tutulması

Resim
gün doğurdum, içimde sen vardın. günlerimin içinde, en içimde. gün batırdım.  gecemde sen vardın. yıldızlarımın altında, altımda.  zamanımdaydın, sabahımın altısında aklımda. rüyalarımın hepsinde, kalbimde, şehrimde, yatağımda, üstümde, başımda, parkımda, bahçemde, kahvemde, sigaramda, isyanımda.. gözümün yaşındaydın, biramda, bir anda. yolumda, parmaklarım arasında, elin avucumda, evinde, odanda, yatağında, pencerenin kenarında, dünyama doğdun gözlerimden. aklımı en başımda sanarken ben, herkes bana deli derken, tüm hayatımın en güzeli, en güneşi.. heryerimde herşeyimde yansıdı kaybetmeye korktuğum, elini tuttum ışığının, büyüt bizi.. günaydınım

uzun hikaye (oda'n)

Resim
içerisi kalabalıktı. lanetli kahkahaları teğet geçtim. bana çarpmadı dünyanın en şahane karakterlerinin kendi düşüncelerini övüşleri. dama geri dönmeliydim. odaya doğru yürüdüm. girdim. gök yüzüne giden yol, yatağından geçiyordu. yatağını bi başka gözle gördüm. kokunu bırakmış olmalısın, önceki hayatımdaki köpek yerini biliyor, uzanıyor yatağına. belki uyurum, belki ayılırım, belki yine damda buluşuruz.. bu ne rahatlık ? *yatağını çok sevdim. gözüm perdene ilişiyor.. kimisi milyon yıldır tanıdık, kimisi kırk yıllık yabancı yüzlerden bi perde. tek tek tanıştım hepsiyle. memnun olduk. (kalabalıklar içinde yalnızlık gözümde bi perde, gürültü kulağımda bi perde, sarhoşluk aklımda bi perde..) *perdeni çok sevdim.. odana geçince azalan ışık sakinleştirdi birden. odayı loş aydınlatan masa lambanın yataktan ulaşılabilir olması uykuya davet etti biraz. birazda sarhoşluğum tamam, kabul. ama yataktan görünüyor gökyüzü, dama gerek yok, uzan aslı. *lambanı çok sevdim. içim...

uzun hikaye (karşı'laşma)

Resim
yıldızları seyretmek için yaptığımız o büyük organizasyon sonucu; sen, ben, ziyan ziya, kültablası, çakmak, sigara, bira, müzik, pike ve hayallerim çatıda buluştuk. yağmur damlası değil meteor düşüyordu gökyüzümüzden.. evrende uçuşan iki ayrı dünyayı bi damlacık yaklaştıran o dam üzerinde, iki kedi değildik.  uzandık yan yana. şarkı 'gerçek aşk' diyordu ama ay daha büyüktü, gitmiyordu. sarhoştuk meteorlar kadar, zaten onlar da bi dama saklanmış gibi yoktular. bana dört görünüp sana bir göründüler, seni yendim.. sonra yokluğumuz fark edildi, sonra şarkı bitti, sonra ay gitmedi, sonra yıldız kaymadı, sonra içeride bi kadın kahkaha attı, ayağıma damdaki çivi battı, sen gülümsedin, pencereden 'içeri' baktık, hoş'umuza gitti.. olması gereken bi türlü olamadığından, (aslında taa en başından...) karşı'laştık.., ve hikaye başladı !

yağmur

Resim
var'lığını bilmek güzel  yoksun'luğun bundan sancı  oradasın  hemen orada, yanıbaşımda sızmış  huzura sarılma hayalleri yaşımızın başımızın  aklımızın başımızın sarhoşluğu  güvenli bi omuza  hemen orada yanıbaşımda  hayal hayalken güzeldir  bu kadar güzelken sen  sen değil de esasen  ben keşke, mevsimleri severken seni sevmesem  orada kal !  bi ağaç gibi  alıp koynuma sokmasam ama sevsem,  müsaade etsen  sen, beni bu aralar işgal ediyor

yaşıyorum

Resim
az önce çok güzel bi yağmur yağdı burda keşke hahve yapmaya üşenmesem..  işsizliği sevdim.  *tamam tamam, sonra panik yapacağım, söz! )  ama gün güzel  ağaçlar gerçekten çok güzel..  bazen ressam bob'a hak veriyorum. ben de tanrı olsam,  resim yapsam,  ağaç çizerdim  ama insan yapınca güzel olmuyor  hoş,  ama ' kesinlikle bi tanrının elinden çıkmış olmalı' demiyosun )  yarışa gerek yok, ağaç güzel işte !  tanrının resmi..  ben büyüyünce ninja olacağım,  şimdilik sadece bi tanrıyım )  ha ! bir de aslı'yım çünki her süperkahraman gibi saklanmaya ihtiyacım var.  insanlardan,  yaşamaktan değil.  günün öğle saatini yaşamayı özlemişim, uzun zamandır yapamıyordum ) hiçbirşey yapmak zorunda olmadığın yağmurlu bi yaz günü (şiir olsun diye böyle dedim serindi.)  evinde, pencerenin önündeki koltuğunda uzanıp, açık bıraktığın pencerenden bahçendeki ağaçlara bakıp (şiir olsun diye...

güzel

Resim
çok sevdim daha önce de sevmişmiydim ? sevmişim gibi hatırladım yada bi yerlerden tanıdık.. hatırlayamadığın kadar uzak kalışından güzel gelirler biryerlerden tanıdıklar.. insan kötüyü iyi bilir neyse, orada başka birşey düşündüm burada birşeyler karalamak gerekiyor ilham, aşk gibi karışık gelir düzenlemek gerekir güzel şarkı, sevdim

düşün ki o bunu okuyor

Resim
Keşke ajdayla göksel düet yapsa. Ajda göksele ses verse. Ajda ölürse (ajdalar ölmez) bayrağı göksel taşısa.  hem göksel de ajda gibi ölümsüz çıkarsa, o ölene kadar da ben bişiler çalmayı öğrenirim. sonra ben devralırım ölümsüzlüğü. sonra sonra, sonra sorma, dünya bi döner...  neden yazılı düşünüyorum acaba ?  ha o okuyor.. dinliyormu peki ?  mesela ben ajdayı en çok o'nu düşünürken dinlerim. ya da o'nu düşünmelere en çok ajdayı yakıştırırım.. https://youtu.be/ckfyfswmxsw  yok yok içmiyorum )  keşke sarhoş olsam, en az "bi suçlu" bulurdum!  maalesefki böyle şeyleri ayıkkende düşünebiliyorum )  utanarak söylüyorum, sarhoş olmayı seviyorum ))) sana,  bu gece şekerden uzak kalmak için içtiğim tuhaf kahveden ve hikayesinden hiç bahsetmeyeceğim.. içtim sanarsın )  içtim !  ama kahveyi  tekila yok.  şekersiz (?) kahvemin yanında kek yiyerek ve ajda dinleyerek ajdayı ölümsüzleştirmenin yollarını...

Tutul'ma

Resim
Bi dünya oldum Tüm sözlerimden döndüm tam tur ve tüm tırnaklarımı kemirdi soru işaretlerim  Korktum Sevdim Savaştım Heyecanlandım Bi dünyaydım, Yüzümü aya döndüm Karanlık yanını görmedim hiç Tutuşduk ışığında gecenin Tutulduk.. İnsan eli değdi içime Aklımı yitirdim.. Bi dünyalardım ben Boşluğunda anlamlar yoğuşan En içimde cümle yangınlar kütlemin Gösterişli papatyalara karasını örttüren Ben dünya oldum eşsiz Kavuşmasız Amaçsız Sonsuz pervane  Bi dönüş uğruna hapis yörüngem

Dalga

Resim
hayal et'imde bile görsem ,  .özlemeleri sığdıramadığım içimde, 'sana daha çok yer olsun için' sıkardım içimi.  .içim sıkılırdı yer bulamayışına. gözlerimden akardı taşan senim. öpmezdim hemen, ıslatırdım önce taş kalbini.. deniz olurdu..  .üzerini örtünce seni beklemelerin uysun da büyüsün.. gelsin de gitmesin.. gelsin de yeşersin içim, baharım gelsin. dallanıp budaklansın yaşım başım. gitme başımdan, yaşıma karış kalbinden. bi dalga olsun , her yerimi sarsın yüzük gibi, deniz olsun, taşın yeri değişsin,  .anlam yer bulsun kendine. hayalim bomboş kaldı, korkuyorum bahar geĺ.

tanrıyı güzelleme

Resim
"tanrının işi bu", dedim kendime... var'lık görmekle mi ilgilidir ?  yüzümü gözümü sevmesen, önceden sevdiklerin yok mu olacak ? yahut yüzümü gözümü çok sevsen,  önceden sevdiklerin gibi şeyler hiç sevmemeyeceğin şeylerle doluşursa, yüzümün gözümün torpillisi mi olacağım ? neyi sevelim ? ben de bilemedim hiç bunu.. kavuşmayınca az da olsa kalır. öğretildim. herşey gibi, her şey biter. benim senden çocuğum oldu, ilkinin adını yenibahar koydum mesela yüzüme gözüme bakarsan hislerinin torpillisi olurum. çünki bi melek kadar güzel bi tanrı kadar kusursuz ve bi peri gibi... ahahaha, tamam şımarmicam. bahse girerim dünyanın en güzel kadını. öyle olmalı.  öyle olsa çok güzel olmaz mı ? herşey çok güzel olsa ne güzel olurdu. tamaaam bu da çok güzel ama daha güzel olsun. en güzel.. (kız yaş'lı, ama güzel )      güzelleme meselâ şu an çay içiyosun ya, ne zevk alıyosun ondan ? bensiz hem, salak vallahi içmedin mi ? tamam içerken görmedim...