Günlük Tavsiye (kıbrısa gidin)
1-Yanma hikayesi ilgi gören Götüm ve Ben yine maceralardan maceralara koşacağız.
Kınaydı düğündü derken süslü suratıma alışmış , evdeyken aynaya bakamayan ben, yine yüzümü güzelce boyadım. (Yandığımda da böyle başlamıştı olaylar)
Sonra yanığımı pansuman edip çileli bi giyinme süreci yaşadıktan sonra mavi pantolonumu mavi bluzumu ve mavi ayakkabımı ve mavi çantamı giyebildim.
Arabanın ön koltuğunu kazanmıştı yanık götüm. Yaralıydım, abi yada sevgili olmasamda olurdu.
Bir barda bir iki bira içelim vakit geçsin (beklediğimiz kişi gelene kadar) derken beklediğimizi unutup içtiğimizin gazıyla yeni bir hayal edindim.
2-Kıbrısa gideceğim.
Götüm ve ben kıbrısa gitmeye karar verdik. Önce bin lira bulmamız gerek. Beşyüzü gidiş geliş konaklama tek gecelik, diğer beşyüzde oynayacağımız kumarın.
Sürekli siyah oynarsak ve her el kaybettiğimiz parayı ikiye katlayarak öne sürersek, en kötü ihtimalle o beşyüz bitene kadar sıfıra sıfır o masadan kalkarız. Istikrarla siyah oynarsak, gaza gelmessek ve sarhoş olmassak elbet bi kere siyah gelecektir. Ya beşyüz lirayı sıfıra sıfır kurtarırız yada klabdaki güzel kızla sabaha kadar dışarıda eğlenecek kadar zenginizdir. Tüm bu olasılıklara ramen hiç siyah gelmemişse, böyle lanetli bir insan için, bence beşyüz liraya satın alınabilecek kadar güzel ve kayıpsız bir anı.
Bu matematik hesaplar, sayısal zekasının benimkinden çook yüksek olduğuna emin olduğum bir eğlenceli adama ait. Ve ben benle beraber yaralı götüm bu fikri kamuya açmış bulunduk. Tavsiyem odur ki ilk yedek bin liranızla kıbrısa gidin lanetliler.
(Taktiklerden ne öğrendik; kendi hamlelerini düşünmeyi, ben ne yaptım, gitmeyi önce size önerdim, yani biri bana olası zararları yaşayıp anlatacak, yani neymiş, hala satranca soğuk bakacak kadar, sayısal zekayı reddedecek duygusal bi zekam var)
Kınaydı düğündü derken süslü suratıma alışmış , evdeyken aynaya bakamayan ben, yine yüzümü güzelce boyadım. (Yandığımda da böyle başlamıştı olaylar)
Sonra yanığımı pansuman edip çileli bi giyinme süreci yaşadıktan sonra mavi pantolonumu mavi bluzumu ve mavi ayakkabımı ve mavi çantamı giyebildim.
Arabanın ön koltuğunu kazanmıştı yanık götüm. Yaralıydım, abi yada sevgili olmasamda olurdu.
Bir barda bir iki bira içelim vakit geçsin (beklediğimiz kişi gelene kadar) derken beklediğimizi unutup içtiğimizin gazıyla yeni bir hayal edindim.
2-Kıbrısa gideceğim.
Götüm ve ben kıbrısa gitmeye karar verdik. Önce bin lira bulmamız gerek. Beşyüzü gidiş geliş konaklama tek gecelik, diğer beşyüzde oynayacağımız kumarın.
Sürekli siyah oynarsak ve her el kaybettiğimiz parayı ikiye katlayarak öne sürersek, en kötü ihtimalle o beşyüz bitene kadar sıfıra sıfır o masadan kalkarız. Istikrarla siyah oynarsak, gaza gelmessek ve sarhoş olmassak elbet bi kere siyah gelecektir. Ya beşyüz lirayı sıfıra sıfır kurtarırız yada klabdaki güzel kızla sabaha kadar dışarıda eğlenecek kadar zenginizdir. Tüm bu olasılıklara ramen hiç siyah gelmemişse, böyle lanetli bir insan için, bence beşyüz liraya satın alınabilecek kadar güzel ve kayıpsız bir anı.
Bu matematik hesaplar, sayısal zekasının benimkinden çook yüksek olduğuna emin olduğum bir eğlenceli adama ait. Ve ben benle beraber yaralı götüm bu fikri kamuya açmış bulunduk. Tavsiyem odur ki ilk yedek bin liranızla kıbrısa gidin lanetliler.
(Taktiklerden ne öğrendik; kendi hamlelerini düşünmeyi, ben ne yaptım, gitmeyi önce size önerdim, yani biri bana olası zararları yaşayıp anlatacak, yani neymiş, hala satranca soğuk bakacak kadar, sayısal zekayı reddedecek duygusal bi zekam var)
Yorumlar
Yorum Gönder