Ilk Aşk-ı Entrikam Ramazan

Gözlemleyerek algıladığımız fiziksel gelişimimize ayak uyduruyorda akıl, duyguların ilk keşfiyle başedebildiğimiz söylenemez. Çocukken yaşanır haliyle herşeyle ilk tanışma, karşı cinse duygular beslersinde haberin olmaz gönlünün iştahından.
Ilkokul üçte ramazan diye hoş bir çocuk vardı sınıfta. Serapa aşıktı. Serapta ona. Aşk dediğim onların birbirini sevdiğini, birbiri ve tüm sınıf bilirdi o kadar. Ilk onlardan görüptemi özendi gönlüm sevmeye, yada kendi başımamı başarmıştım sevmeyi yoksa kötü birimiydim doğuştan bilmiyorum.

Bir aşk mektubu yazmıştım serabın ağzından ramazana. Aşk mektubu dediğim seviye ilkokul üç ordan hesab edin. Seni seviyorumdan ötesi yok. Şimdide olmamalı aslında. Neyse.,
Serabın test kitabının arasına koydum gizlice, ondokuzuncu sayfaya. Serap tenefüsten döndüğünde yerine oturdu ve şeytanca yanına gidip
- Serap, bilmem kaçıncı soruyu çözemedim sen yaptınmı, ondokuzuncu sayfadaydı dedim
Neden zaten birbirini seven insanlara birbirinin ağzından aşk mektubu yazdım, ve ne sonuç elde edecektim hala bilmiyorum.
Serap sayfaları çevirirken tuvalete kaçtım ve sevinçle beklemeye başladım.
Duygularını doğru yönlendirmeyi ne zaman ve nasıl ve kimden öğrenirki insan..
Ben ortalıkta yokken serap mektubu görür, ramazana söyler ve daha bilmediğim birşeyler. Sınıfa girdim sonra, serap ağlıyordu !!!
Işin kendimle ilgili olan saçmalığını geçtim sen neden ağlıyorsun kadın, zaten seviyorsunuz birbirinizi, sevdiğini yazmıştım bende senin ağzından??
Ramazan hiddetle yanıma yanaştı, çok sinirliydi, kaşları çatık bana bakıyordu, anasını sikmiştim sanki. Elini kaldırdı, küfür etti, tam vuracaktı, arkadaşı tuttu.
Hiçbirşey demedim, bu beklediğim bir sonuç değildi, gerçi ne bekliyordum bilmiyorum ama serabın ağzından yazılmış aşk mektubunu okuyunca boynuma sarılsa fena olmazdı sanırım. Içimden serap mı olmuştum ramazana. Aklım nerdeydi.
Daha bi kaynaştılar serapla, ramazan teselli etti onu.
Sonuç, sanırım o an farketmiştim ramazandan hoşlandığımı. Onlarda anlamıştı işin ilginci, sen ramazanamı aşıksın dediler. Tanrım hayat ne kadar karmaşıktı aklımın yettiğince. Kendimce farkına varamadığım şeyleri onlar hemencecik görüvermişlerdi. Inkar ettim tabii. Hemde bana aşık olduğu cümle alemce bilinen ve ramazandan kat kat yakışıklı olan emrenin adını vererek. Işler karışmıştı iyice. Emre beni seviyor bende emreyi demiştim ama mektuba bi açıklama getirmemiştim. Onlarda üstelemedi çok. Inandılar hemencecik. En çok emre sevinmişti bu işe. Bir iki tenefüs sonra emreyi terk ettim. Bir iki tenefüs daha sonra hepberaber yakalamaç oynadık ve ben hala ramazanı yakalayıp dövmeye çalışıyordum. Unuttuk gitti.
Bu kadar entrika için çok küçükmüşsün diyebilirsiniz ama ben aşkı bilmediğimden entrika yapmak zorunda kalmıştım. Entrikayı nerden öğrendin derseniz kadın doğmakla ilgili olabilir çünkü etrafımda ne aşka ne entrikaya dair örnek olabilecek birileri yoktu.
Serabın güzel yeşil gözlerini hatırlıyorum, ramazanın çatık kaşlarını, emrenin aslında daha yakışıklı olduğunun pişmanlığınıda hatırlıyorum, yakalanışımın korkusunuda.
Hala bişey öğrenebilmiş değilim aşka ve tercihlere dair.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Cevap

Fırtına

Kirli Çamaşırlar